Boş Geldik Ya Şehr-i Ramazan
Dünyaya elimiz boş geldik. Elimizi doldurmak için dünyayı boşaltmaktan çekinmedik.
Dünyaya içimiz boş geldik. Kinle doldurduk içimizi, dışımızı kirletmekten çekinmedik.
Dünyaya zihnimiz boş geldik. Zihnimizi zikir ve fikirle değil kibirle doldurduk, hakir görmekten çekinmedik.
Dünyaya kan ve gözyaşı içinde geldik. Delikanlılığı eli ve dili kanlılık zannettik. Ve sana kana kana değil kan akıta akıta geldik.
Dünyaya boşu boşuna gelmedik. Ama hoşumuza gidince de boş veremedik dünyayı.
Yine de geldik. Ne yüzle geldik ya da kaç yüzle geldik belki de yüzsüzlük edip geldik bilmiyoruz. Ama geldik.
Biz kuşkuyla gelsek de sen yine coşkuyla geldin.
Biz korkuyla gelsek de sen yine tutkuyla geldin.
Biz bitkin gelsek de sen yine dingin geldin.
Biz yatarak gelsek de sen yine koşarak geldin.
Boş geldik Ya Şehr-i Ramazan doldur bizi, oldur bizi.
Biz boş gelsek de sen yine hoş geldin.
İyi ki geldin. Götür bizi gittiğin yere.